Rüyalar geleceğin aynası…

Rüyalar hakkında daima insanların akıllarında sorular vardır. Acaba tersi mi çıkar? Yoksa gerçekten ta kendisi mi çıkar? Acaba rüya da gördüklerimiz tamamen yalandan mı ibaret? İşte tüm bu sorulara bir türlü yanıt bulamayız. Ancak bu konuda yapılan araştırmalara göre, rüya büyük ölçüde geçmişte yaşadıklarımız ve zaman zaman geleceğe dair yaşacaklarımızdan ibarettir. Ancak bu geleceği görme konusunda bilimsel olarak bir ispat yoktur.

Akademisyen Behterev‘ın tanımına göre; rüya, geçmiş olayların günümüzle olan uyuşumudur. Sigmund Freud‘a göre de rüya; uyku sırasında, kişinin bilinçaltındaki düşüncelerinin, özlemlerinin ya da isteklerinin bir film şeridi gibi göz önünden geçmesidir.

Ancak biraz araştırma yaptığınızda karşınıza çok ilginç olaylar çıkıyor. Hemen o şaşırtıcı örnekleri vereyim;

  • Jül Sezar‘ın eşi Calpurnia kocasının bir sonraki gün öleceğini görmüş, uyarmaya çalışmıştır. Ancak tüm bunları duyan Sezar bu hikayeye gülmüş, Brütüs‘ü da yanında götürmüştür. Hikayenin sonunu hepimiz biliyoruz.
  • Roma imparatoru Markianos rüyasında Atilla’nın kılıcının kırıldığını görmüş, tam da o gece Atilla ölmüştür.
  • Titanik gemisinin felaketi ile ilgili de benzer olaylar yaşanmıştır. 18 yolcu ifade edemedikleri önsezilerinden ötürü biletlerini iade etmişlerdir. Bazı yolcular ve yakınları yaşanacak olan trajediyi rüyalarında görmüş, birisinin eşi batan gemiyi bile çizmiştir.
  • Abraham Lincoln, rüyasında matem salonu ve bir tabut görmüş, tabuta yaklaşmış ve tabutun başında nöbet tutan askere ölenin kim olduğunu sormuştur. Asker de, ölenin cumhurbaşkanı olduğunu ve öldürüldüğünü söylemiştir. Lincoln bu rüyayı, vurulmasından birkaç gün öncesinde görmüş ve yakınlarına anlatmıştır.

Gördüğünüz gibi hiçte önemsenmeyecek bir durum değil. Tabi buradan her gördüğü rüyayı, mutlaka olacak diye yorumlamak yanlış olur.

Uyarıcı (gerçek) rüyaları açıklamaya çalışanlar, tüm insanların şimdilik tam olarak tanımlanmamış bir biyo-alanda ortak bir üstbilinç sisteminde yaşadıklarını iddia etmektedirler. Söz konusu üstbilinç sistemi, geçmişin, şimdi’nin ve geleceğin aynı anda bulunduğu 0 noktadaki zaman sistemi olup, tüm insanlığın bilincini bir arada tutan küresel alan boyutudur. Dolayısıyla, her birey hem kendisinin, hem yakınlarının gelecek bilgilerine sahiptir.

Üstbilincimiz gelecek hakkındaki tüm bilgilere sahip olmasına rağmen, bilincimize ulaşamıyor (ya da ulaşmak istemiyor), bu yüzden en iyi durumda anlayamadığımız sinyaller alıyor, bunları da önsezi6.his olarak nitelendiriyor, bunların doğrultusunda kendimizi yönlendiriyoruz. Rüyada tüm dış bilgi alıcılarımız kapalı olduğundan, ikincil “ben”imizden ya da yakınlarımızın “ben”inden uyarı ve sinyaller alabiliyoruz. İşte bu durum nedeniyle de bazen geleceğe dönük uyarılar alabiliriz.

Benzer Yazılar

Henüz yorum yapılmamış

Yorum Yazın

Su elementleri kullanabilirsiniz : <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>

Arama
RSS
Beni yukari isinla